Friday, December 08, 2006

yediler

I
doğumhanede

gözlerim yanıyor
belki ağlarım
doğdum bir kere
ağlamam şart di mi?
ağlamasam olmaz mı?

II
eternal sunshine of the spotless mind

kötü kalpli üvey anne:
sil süpür
zerre toz kalmasın
gelince kontrol edeceğim
eve yabancı alma
peri meri de alma!

III
pıt pıt
bence bu şiirdir
damla olur damlar
kalp olur atar
yavru bir kuş yürür böyle
şiir işte
pıt pıt..

IV
ah
bence bu da şiirdir
içerden gelir..

V
sevgili başım,
sen böyle dönünce
böyle hafif hafif
tatlı tatlı
serhoş gibi
ser dediğim sensin bu arada
serdengeçti dediklerinde geçtiğim sensin mesela,
ama başım dinle beni
iyi peki, dinleme
sen de dinleme
kimse dinlemesin
ben böyle kendi kendime konuşurum
kendi başıma.

dön başım dön
dön dünya dön..

VI
sonra yine bırakın buraya
tam buraya bu yalnızlığın ortasına
bu çöl sıcağına
bu sıcağın alnına
bu derya ortasına
kör kuyulara
reva mı?
reva.

VII
ne kadar çok acı
çok fazla
kalpte böyle bir yanma
alnımda da başka türlü bir his
eğer yeterince güçlü değilse kelime hazineniz
unuttum işte sözlerini bu şiirin.

6 comments:

ayşe said...

şairin ilk dönem şiirlerinden daha sade daha farklı bir üslûp ile karşı karşıyayız.
şair gelmiş içine nihayet,hoşgelmiş...

pur said...

:) hoşbulmuştur inşallah

ayşe said...

hoşbulmak zorunda. hoş arıyor ne bulacak başka:)

sümeyyeöztürk said...

susmak için artık geçti
sözler sahibesini seçti
gökten geçti yerden geçti
ince bir kederden geçti
söyle bize nerden geçti
hüzün böyle serdengeçti?

Anonymous said...

vayy, pek hoş olmuş vallahi ,

pur said...

:)ne güzel şiir binyetmişdokuz...
hüzün geçti mi? nerden geçti?