Monday, February 01, 2016

sonradan çerkes

Benim çekmecemden de çerkes kadınlar çıktı, akordeon  kafe çalarken süzüle süzüle. Zerafet ve güç diyince çıkıveriyorlar birden çekmeceden öyle.  

Babamın babannesi, bana ikinci ismimi veren Havva hanım çerkesmiş. Çok güçlü bir kadın olduğunu anlatır, dururlar Havva hanım'ın. Çok kullanmasam da bu ismimi çok severim, sanırım hem Havva hanımın hikayelerinden hem de "hayat veren kadın" anlamından ötürü. Neyse işte, ben Havva hanımın sadece ismini değil çerkesliğini de miras aldığımı düşünüyorum, yani özel olarak bana miras olmuş olabilir aile içinde:)

Küçükken duyduğum Havva hanım hikayelerine bir de üniversitede Kültürlerarası antropoloji ödevi olarak Çerkes kültürünü çalışmam eklenince bu kültüre sevgim birazcık daha artmış oldu. Sonra bir müddet birazcık ucundan danslarını da yaptım. ve böylece çerkestim. sonradan çerkes, kafasına göre herkes. ama zaten ben; metropolitan müzesini gezerken Japon sanatının olduğu kısımda "Allah'im iyi ki de japon'um" diyen bir insanım :) 


1 comment:

hevesli bardak said...

Ben senin bu Havva isminin nereden geldiğini hiç bilmiyordum. Benim Saliha ismim de babamın babaannesinin ismidir, ve onun da çok bilge bir kadın olduğunu anlatırlar. Ben de bilgeliğimi ondan aldığımı düşünüyorum ((: